Asıl işi 2872 Sayılı Çevre Kanunu’nu uygulamak olan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Mahalli Çevre Kurulu kararı ile kendilerini baypas edip görevini başka kurumlara devretmiş!
Ne zamandır Mahalli Çevre Kurulu kararları TBMM kanunlarının üstünde?
Konu Kızılcaali köyü Lazlar mahallesindeki büyükbaş hayvan çiftliğinin gübre suları ve kirli suyu dereye vererek dereyi kirletmesi.
Kızılcaali köyünün genç muhtarı Ekrem Karaman ciddi kapsamlı bir mücadele vermiş.
Kızılcaali Muhtarı ve vatandaşlar CİMER’e şikayette bulunuyor. CİMER konuyu ilgili kuruma Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne yanıtlaması için gönderiyor. Gelen yanıt evlere şenlik!
2015 Yılında alınan Mahalli Çevre Kurulu Kararı’nı hatırlatıyor. Karar şöyle: “16 İlçenin ilçe merkezlerinde yürürlükte olan uygulama imar planları içerisindeki bölgede bulunan besihane, ahır, ağıl ve kümeslerin ilgili belediyelerce tebligat yapılarak, imar planı dışına taşınacak şekilde tedbir almalarının sağlanması, bu tür faaliyetlere uygulama imar planı içerisindeki bölgede müsaade edilmemesi, bu hususun ilgili ilçe belediyelerince özenle takip edilmesi, gerekli iş ve işlemlerin en kısa sürede gerçekleştirilmesi”
Yani Kanunla kendilerine verilmiş görevleri yok sayıp bir kurul kararına sığınarak topu ilçe belediyelerine atıyor.
Bu ahır uygulama imar planı içerisindeki bir bölgede mi diye zahmet edip bakmadan gelişi güzel yanıtlarla görevini savsaklıyor. Yapılması gereken 15’inci maddeyi uygulamaktır. Bu kadar net!
“Çevre Kanunu Madde 15 – Bu Kanunda yazılı yasaklara aykırı hareket eden veya kanunla belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum, kuruluş ve işletmelere mahallin en büyük mülki amiri, bu yasaklara aykırı faaliyeti düzeltmek ve kanunda belirtilen yükümlülükleri yerine getirmek üzere esasları yönetmelikle belirlenen yeteri kadar bir süre verir. Bu süre içinde yasaklara aykırı hareket ve yükümlülüğü yerine getirmemekten dolayı ayrıca ceza verilmez. Bu süre sonunda bunları yapmayan kurum, kuruluş veya işletmelerin faaliyeti, yasağın veya yerine getirilmeyen yükümlülüğün çeşit ve niteliğine göre kısmen veya tamamen, süreli veya süresiz olarak durdurulur.”
Kızılcaali halkının başvuracağı başka yollarda vardır. İnsan sağlığını tehdit eden, tarlaların sulanması engellendiği için verim düşüklüğüne maddi kayıplara neden olan kirletici firma hakkında idare mahkemesine maddi manevi tazminat davası açmak…
Davaya dayanak gösterilebilecek Çevre Kanununun 28’inci maddesi şöyle: “Kirletenin sorumluluğu: Madde 28 – (Değişik: 3/3/1988 - 3416/8.md.) Çevreyi kirletenler ve çevreye zarar verenler sebep oldukları kirlenme ve bozulmadan doğan zararlardan dolayı kusur şartı aranmaksızın sorumludurlar. Kirletenin, meydana gelen zararlardan ötürü genel hükümlere göre de tazminat sorumluluğu saklıdır.”
Bitmedi!
Türk Ceza Kanunu’nda çevrenin kasten kirletilmesi suçu ‘Topluma Karşı Suçlar” ve “Çevreye Karşı Suçlar” başlıkları altında 2 ayrı suç olarak düzenleniyor. 181’inci maddesine göre çevreyi kasten kirletme suçunu düzenlemektedir: İlgili kanunlarla belirlenen teknik usullere aykırı olarak ve çevreye zarar verecek şekilde, atık veya artıkları toprağa, suya veya havaya kasten veren kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Kanunları uygulamamak suçtur!
KONUYLA İLGİLİ VİDEOYU İZLEMEK İÇİN AŞAĞIYA KAYDIRINIZ...
11
Kızılcaali’de dere öldü! Ama herkes haklı!
Ömerağa mahallesi Lazlar sokakta bulunan büyükbaş hayvan çiftliğinden arıtılmadan atılan atıklar ve atık sular Kızılcaali ve Ömerağa mahalleleri yakınından geçen derede doğal yaşamı yok etti! Köy halkı mısır ve diğer ürünlerini sulayamamaktan dolayı ekonomik zararda, insan sağlığı da tehdit altında…
EN SON CİMER’E BAŞVURDULAR
Kızılcaali Mahallesi Muhtarı Ekrem Karaman doğa katliamına karşı önce Alo 181 kanalı ile şikayet etti. Muhtar ilgili bütün kurumlara gerekli başvuruları yaptıktan sonra köy iletişim grubuna yazarak CİMER’e şikayet etmeyi önerdi. Muhtar ve bazı vatandaşlar sorunu CİMER’e yazdılar.
CİMER’e yazdıkları şikayet başvurusunda derenin artık doğal halini kaybettiğini belirten Muhtar Ekrem Karaman, başvurusunda “Derede artık balık dahi kalmada. Yaz aylarında tarlalarımızı suladığımız, derenin tüm köy halkı olarak temiz kalmasını istiyoruz. Bize yardımcı olmanızı talep ediyoruz” ifadelerine yer verdi.
BELEDİYE VE JANDARMA YETKİSİZ
Kaynarca Belediye Zabıtası ve Jandarma'nın çevre birimleri tutanak tuttukları ve bu tutanakları Çevre İl Müdürlüğüne illettikleri halde sorumlu kurum Çevre İl Müdürlüğü kalıcı bir çözüm üretmedi.
ÇEVRE İL MÜDÜRLÜĞÜ TOPU ATIYOR
CİMER sorun hakkında bilgi vermesi için ilgili kuruma Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne gönderiyor. Gelen yanıtta Mahalli Çevre Kurulu’nun aldığı bir karar hatırlatılarak uygulama imar planları içerisindeki bölgelerde bulunan besihane, ahır, ağıl, ve kümeslerin ilgili belediyelerce tebligat yapılarak imar planı dışına taşınması şeklinde tedbir alınmalarının sağlanması, bu tür faaliyetlere uygulama imar planı içerisindeki bölgede müsaade edilmemesi…” özetinde yanıt veriliyor. Oysa Kaynarca’nın eskiden köy olup Büyükşehir Yasası ile mahalleye dönüşen hiç bir mahallesinde uygulama imar planı yok. Dolayısıyla gerekçesi havada kalıyor. Tesisin çevreyi kirletmesini engellemesi gerekirken bir adım atmıyor.
KURUMLAR DA KÖYLÜ DE HAKLI
Kaynarcahaber’e konuşan Muhtar Ekrem Karaman, bütün kurumlara başvurularını yaptığı halde sonuç alamadığını belirterek, kendisine dere ile ilgili sorunun ne olduğunu soranlara yada tepki gösterenlere, “Muhtar olarak köylüye haklısınız demekten başka hiç bir şey diyemiyorum” - SEDAT BALTA
—————————-
3 Yıl bitti okul inşaatı bitmedi(!) Yeniden ihaleye çıkıyor
Kaynarca ilçesi Kızılcaali'de Mehmet Akif Ersoy İlkokulu inşaatı 3 yıldır devam ediyor. Okulun öğrencileri ise inşaat süresi içerisinde Müezzinler'de bulunan okula misafir öğrenci olarak gitmeye başladı.
İki yıldır bu eğitim dönemi açılıyor diye oyalanan öğrenci velileri duruma tepkili.
Kızılcaali Ömerağa bölgesinin temsilcileri Ziraat Odası Başkanı İbrahim Çakar, Belediye Meclis Üyesi Hami Kaçar, Kızılcaali Muhtarı Ekrem Karaman, Ömerağa Muhtarı Müjdat Okçu’nun ortak düşünceleri çocukların okula gidiş dönüş konusunda yaşadıkları zorluklara karşın eğitim olarak gerilemeleri.
Ayrıca çevre köylerden okula gelenlerin başka okullara kayıt olmasıyla okulun öğrenci sorunu yaşayacağını düşünüyorlar.
Okulun yeni eğitim öğretim dönemine yetiştirilmesi için işi bırakan müteahhit yerine yeni ihale sürecinin başladığı öğrenildi. - SEDAT BALTA