Kaynarca Haber Gazetesi: Kandıra’da Yeğenlerinizle bir Mirasla ilgili davanız var. Siz Gölcük Deniz Hastanesinde 5 yıl Genel Cerrahi servisi şefliği yaptınız Kocaeli Özel Hastanelerinde sayısız özel  ameliyatlara girdiniz. Bu bölgede isminiz hala “ Basurcu Doktor” olarak anılıyor. 26 adet büyük küçük kitabınız yayınlanmıştır. Babanız Kaynarca’da Veteriner sağlık memuru idi, Ağabeyiniz Gültekin Ertuğrul ise Kaynarca’da Beldiye fen işleri Md. Lüğü yaptı. 1997 depreminde hiç bir bina yıkılmadı kimse ölmedi, Bölgemizde bilinen ve sevilen insanlarsınız. Okuyucularımız Kandıra’daki davalarınızı merakla okuyacaktır. Bu davanız hakkında okuyucularımızı bilgilendirmeniz mümkün müdür?

 

DAVANIN KONUSU: Paylı Mülkiyette Ortaklığın giderilmesi davasıdır. Eski dildeki adı ile söylersek” İzale-i Şüyu davası”

 

  1. Kandıra Kefken mahallesinde Babamdan miras olarak kalan 3 katlı 6 daireli, Bir binamız vardır. Bu dairelerden 5 ve 6 numaralı olanları bana ve Kardeşim Öztekin Ertuğrul’a aittir. Çünkü bu daireleri MUVAFAKATNAME gereğince kendi paramızla yaptırdık. Bu dairelerimizi Babamın 3.4.1980 tarihinde verdiği MUVAFAKATNAME gereğince kendi paramızla ayrı ayrı yaptırdık. Bu daireler o gün bugündür tarafımızdan kullanılmıştır. Kullanılmaktadır. Muvafakatnamede yazılı olanlar şunlardır.”  “İnşa edilmiş bulunan bodrum dahil iki katın üzerine yeni üçüncü kat olmak üzere oğullarım bulunan Aytekin Ertuğrul ile yine oğlum Cemil Öztekin Ertuğrul’un dilediği şekilde ve bu yerin göstereceği imar durumuna göre diledikleri şekilde inşaat yapmalarına yapılacak inşaatı iki bölme halinde veya tek kat halinde yapmalarına bu inşaatın yapılması için her tülü masrafların kendileri tarafından yapılmasına mal sahibi olarak ben babaları muvafakat ediyorum.” 3.4.1980
  2.  Ama ablamın kızı Nevcihan Altun Avukat Figen Şentürk’ü Vekil tayın ederek binamızın tümünü içine alan “Paylı mülkiyette ortaklığın giderilmesi” davasını açmıştır. Bu dava bir hak hukuk aramak davası değildir Hakka ve hukuka tecavüz edilerek haksız mal edinmek için açılmış bir davadır.
  3.  Dava gelişi güzel ve ya tutarsa mantığı ile açılmıştır. Oysa durum şudur: Binada halen 6 daire vardır. 5. Ve 6. numaralı daireler için babam bana ve Kardeşim Cemil Öztekin Ertuğrul’a noterden onaylı bir muvafakatname vermiştir. Biz de dairelerimizi kendi nam ve hesabımıza kendi paramızla, ayrı ayrı  muhtesastımız olarak yaptırdık, Bu yazdıklarımız noterlikten belgeli ve onaylıdır
  4. Ancak bu noterlikten onaylı muvafakatnameyi gören davacı Vekili Avukat Figen Şentürk sadece şu cümleyi, söylemiştir.                           “ Muvafakatname dayanaksızdır Kabul etmiyoruz”. Bunun üzerine Sulh Hukuk Hâkimliğince bize kısa bir süre verilmiş ve bu sürede         “ Muhtesat tespiti davası” açmamızı aksi takdirde davanızdan feragat etmiş sayılacağımız belirtilmiştir. Biz de Kandıra Asliye Hukuk ta “Muhtesatı tespit” davası açtık. ( Dosya N0: 2022/160) Asliye hukuk Hâkimliğince mahallinde keşif yapılmasına karar verilmiştir. Bu karar uygulanırken Davalı vekili, Av. Figen Şentürk söz almış ve demiştir ki:“Dava açılırken Usul eksikliği olduğunu. Davanın yalnız Nevcihan Altun’a değil  diğer ortaklara ve paydaşlara da açılması gerektiğini ileri sürmüştür.” Oysa bu daireleri MUVAFAKATNAMEYE göre kendi nam ve hesabımıza yaptırdığımızdan ötürü paydaşı ve ortağı yoktur. Asliye Hukuk Hâkimliği keşfi, yarıda kesmiştir. Bir ara kararı daha alarak taraf teşkili için bize gelecek duruşma gününe kadar süre vermiştir.  Taraf teşkil edilmezse davanın usulden ret edileceğini ihtar etmiştir. Bu süre içinde biz hiç kimseye dava açamadık. 3 Sayfalık savunma yaparak bunun imkânsız olduğunu Dairelerimizin paydaşı ortağı vs. olmadığından yerine getirilmesi olanaksız bir karar olduğunu 23 Ekim 2023 tarihli beyanımızda açıkladık. Ancak davamız gerekçesiz dayanaksız olarak usulden ret edilmiştir.
  5. Biz de bu BUTLAN kararı doğal olarak temyiz ettik. Sakarya İstinaf Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi dosya N0: 2023/2318. Dosyamızı incelediğimiz zaman gördüklerimize inanamadık. Muhtesat tespiti dosyamızdaki Kaynarca Noterliğinin MUVAFAKATNAME belgemizin aslının gönderildiği halde dosyada yer almadığı görülmüştür. Dosyada yarısı okunmayan bir fotokopi çekilerek dosyamıza konulduğu,  belgenin yarısı kapatılarak ve tahrif edilerek fotokopisinin alındığını bu şekilde okunamaz değerlendirilemez ve delil olarak kullanılamaz bir duruma sokulduğu görülmüştür. Bu olayı 20 Mart 2024 tarihinde tüm belgeleri ile İstinaftaki dava dosyamıza da intikal ettirdik.

 

  1. Bina Kandıra Kefken Mahallîsindedir. Kefken Adapazarı’nın, Akyazı’nın, Hendek’in hatta Bilecik yörelerinin Karadeniz’deki limanlarıdır. Karadeniz’e açılan pencereleridir.  Binamıza göz koyanların bulunduğu ele geçirmek üzere yola çıkma olasılığının bulunduğu da düşünülmelidir. Binamızın şu andaki  değeri 7.000.000 TL civarındadır.
  2. Kardeşim Öztekin Ertuğrul ile ben 5. ve 6. Daireleri tümü yasalarımıza ve hukuka uygun hareket edilerek Muvafakatnameye uygun olarak yaptırdık. Burada yasalara aykırı bir durum yoktur.  5. Ve  6 numaralı dairelerin durumu özeldir. Muhtesatı bize aittir. Babamızın 1993 Ekim ayında vefatı ile Hukuken 8 Mirasçıya kalan 1. Ve 4. daireler gibi değerlendirmek hak ve hukukla bağdaşmaz. Bu dairelerin Fiili ve rizai taksimleri yapılmıştır. Davalı yeğenimizin bu dairelere ortak veya paydaş olduğuna dair bir bulgu veya belirti bile yoktur. Açıklanan nedenlerle  Nevcihan Altun dava şartlarını taşımamaktadır. Dava açamaz. Binamız 44 yıldır  fiili ve rızaı taksime göre kullanılmıştır. Muvafakatnameye göre dairelerin sahipleri 44 yıldır kardeşim  Öztekin ile benim. Dava tamamıyla hukuka uygun olarak lehimize döndü. Bunu nasıl kurtarabiliriz diye Davalı tarafın Vekili Av. Figen Şentürk harekete geçti. Kaynarca Noterliğinin düzenlediği Muvafakatname her nedense Kaynarca- Kandıra arasındaki 35 dakikalık yolu 2 senede zor aştı ve dosyamıza                                    “ Muvafakatname” ulaştı.  Ancak Hayali, bir usul kabul edilerek usulden ret edildi. Doğal olarak biz bu kararı temyiz ettik. Temyizdeki dosyamız incelediğimiz zaman gördüğümüz manzara cidden üzücü ve düşündürücü idi. Çocukların bile başvurmayacağı bir sahte evrak düzeni ile karşılaştık:
  • Noterlik yazısının aslı dosyası gönderildiği halde aslı yok fotokopisi var.
  • Ekteki “Muvafakatnamenin yarısı yok kalan yarısı okunmuyor.
  • Kullanılacak belge ve delil niteliğini kaybetmiş şekilde bir tahrifat yapılmış.

Bu yapılanlar “ MUVAFAKATNAMEYİ” dosyamızdan kaçırmaya yönelik bir gaflet/ sahtelik olduğu açıktır. Bu olayı bu davada davalı yeğenimiz Nevcihan Altun’un Av. Figen Şentürk’ün yol göstericiliği ve dosya ile ilgili yetkili, memurların yardımı olmaksızın tek başına başaramayacağı düşünülmektedir. Kaynarca Noterliğinin yazdığı evrak yerine istinafa yukarıda tarif edildiği gibi sahte bir evrak konulması olayı ve sorumluları hakkında Kandıra Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusu yapılmasını.    16 Ağustos 2024        te UYAP kanalı ile sunduğumuz dilekçemizde talep ettik.

9- Bu davanın açılması buraya kadar getirilmesi hukuken olanaksızdır. Sayın Hâkimlik “ MUVAFAKATNAMEYİ” sunduğumuz anda davayı RET ederek bitirmesi gerekirdi Çünkü “ MUVAFAKATNAMEYE” göre davada hukuka aykırı bir eylemimiz bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle verilen Usulden RET kararı BUTLAN bir karardır. Bu davanın ( Kandıra Sulh Hukuk 2021/777) hukuka yasalara vicdani kanaatlere dayanmadığı asla kabul edilmesi mümkün olmadığı her türlü izahtan varestedir.

Advert