Op. Dr. Aytekin Ertuğrul

draertugrul@hotmail.com

Geçen Hafta çok değerli hocamız Prof. Dr. Mustafa Aydın Aysan anıldı. Bir bölüm yeterli olmadı tüm sayfa O’na ayrıldı. Ama bu hafta yine işimizin başına dönelim. Yenmek zorunda olduğumuz olumsuzlukları iyi incelemek ve tanımak gereklidir

Zam hepimizin çok iyi bildiği yaşadığı altından kalkamadığı tam manasıyla iflasa sürüklendiği bir ihanet uygulamasıdır. TDK sözlüğüne bakalım zam ne demekmiş.

ZAM. Bir şeyin fiyatını arttırma bindirim

ZAM GELMEK. Fiyatı artmak

ZAM GÖRMEK: Fiyatı artmak

Şimdi gelelim Enflasyona.1. para şişkinliği 2-Gereğindedn fazla dolaşan para artışı.3- Pahalılık

Gördüğümüz gibi zam ve enflasyonun anlamı iyi şeyler olmadığıdır. Hayatınızda da bunu yaşayan sizler herkesten daha çok iyi biliyorsunuz. Çünkü yaşıyorsunuz.

Ancak Türkiye'mizde 14 Mayıs 1950 den sonra her gün bir başka mala ve hizmete zam geliyor. Bunun sebebi nedir. Acaba zam hükümetler için  yasal ve anayasal hak mıdır. Hükümetler zam yapabilirler mi?

Bizim Anayasamıza göre zam yasaktır.  Ulu kurucularımız da açık bütçeleri ve enflasyonu yasaklayarak zamları da yasaklamışlardır. Peki, acaba Anayasamız da zamları yasaklıyor mu? Anayasamızda zamları yasaklayan bir maddemiz var mı? VAR.

Anayasa Madde 166: Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini, ülke kaynaklarının döküm ve değerlendirilmesini yaparak verimli şekilde kullanılmasını planlamak, bu amaçla gerekli teşkilatı kurmak Devletin görevidir

Planda; 

•          Milli tasarrufu  

•          Üretimi artırıcı,  

•          Fiyatlarda istikrar  

•          Dış ödemelerde dengeyi sağlayıcı,  

•          Yatırım ve istihdamı geliştirici tedbirler öngörülür;  

•          Yatırımlarda toplum yararları ve gerekleri gözetilir,  

•          Kaynakların verimli şekilde kullanılması hedef alınır.  

Kalkınma girişimleri, bu plana göre gerçekleştirilir. 

Burada görüldü gibi apaçık denk bütçe yazılmıyor ama " Fiyatlarda istikrar" kesin açık herkesin anlayabileceği gibi bir hükme bağlanıyor. Yine ayni madde dış ödemelerde denge ilkesini kesin hükme bağlıyor. Fiyatlarda istikrarın ve dış ticarette ve ödemelerde denge ilkesinin Anayasa ile hükme bağlanması bütçe ve ekonomi uzmanlarınca DENK bütçenin hükme bağlanması demektir. 

 Fiyatlarda istikrar demek öyle bir bütçe ve plan yapacaksınız ki hiç zam olmayacak demektir. Bu nedenle; 

“HER ZAM BİR ANAYASA İHLALİDR.” 

Her zam bir anayasa ihlali ise zamların kaynağı olan Milli paramızın değerinin düşürülmesi  yani (Devalüasyon) her zaman her yerde bir Anayasa ihlalidir. ( Örneğin paramızdan 6 sıfır birden silinerek 1.000.000 defa paramızın bir anda devalüe edilmesi) Anayasamızın hukuk devleti ilkesinin mülkiyet hakkını düzenleyen 35. Maddesinin ve özellikle fiyatlardaki her türlü artışı yasaklayan 166. Maddelerinin tümünün ihlalidir.

Peki, bu böyledir ama 14 Mayıs 1950 den sonra bu gerçeği bilen gören bir daha zam olmaması için DENK bütçeyi getiren uygulayan bir iktidar gelmiş midir? Hayır.   2024 yeni yılına 2 Trilyon 650 Milyar TL bütçe açığı ile girilmiştir.  Zam ve enflasyon 14 Mayıs 1950 den sonra uygulanan ve kaynağını Anayasamızdan almayan, harici bedhahlarımızın dayattıkları, iş bilmez tarih bilmez bir biri ardından iktidara getirdiğimiz  ekiplerin  gaflet dalalet ve hatta h… uygulamasıdır. 2024 yılının Anayasamızın tümünün uygulandığı zamsız ve enflasyonsuz hukuk devletine dönüş yılı olmasını Türk Milleti gönülden dilemektedir.